SİSTEM ÜZERİNE SİTEMİMİN ÖZETİ



I - EĞİTİM İLE BAŞLIYOR


Çocuklar 6 yaşında ailelerinden alınıp, 20 yaşında hayatlarından memnun olmayan insanlar oluyor.
60 ve 70 li yıllarda Üniversitelerin mimarilerini, öğrencilerin bir araya gelip düşünce ve tartışma ortamı yaratabileceği bir alandan kaçınarak tasarlamışlar...

Üniversitelerini bitirdiklerinde o zamana  kadar yaptıkları harcamaları ödemeliyim diyerek borcunu kapatmak için bir iş bulma stresine giriyorlar. 
İşverende bu sayede ona güvencesiz işler veriyor, para,sağlık,yaşam standartı düşük olan...


II - GÜVENCESİZLİK VE DENETİMSİZLİK

Halk aptallaştıkça, zenginlerin niyetlerine değil, onların görünüşlerine ve reklamlarına aldanıyorlar.
Bu zenginlerin senatoda yer bulmasını sağlıyor.
Bulmasalar bile senatoda olanları kendi yanlarına alıyorlar.
Dolayısıyla çıkarılan kanunları sermaye lehine çıkarıyorlar.
Hatta bazen kanunları şirketler yazıyor. 
Şirketlerin ödediği vergi onlara iade ediliyor. İşçiyi koruyan kurumlar, sendika vb. , etkisizleştiriliyor.
Müfettişlerin şirketleri denetlemesi azaltılıyor. Ya da müfettişleri şirketler kendi seçiyor.

Bu şartlar altında yaşayan işçi, haksızlıklara tahammül etmek zorunda kalıyor. Gelecek kaygısı, sağlık güvencesizliği, toplum baskısı, reklam dayatmaları ya da belkide onlardan biri olmak istemesi...

Bu sayede tüm bu kötü koşullara katlanıyor.
Mutsuz olsa bile.
Buna rağmen en azından bir işim var diyor. Ve bu söz ile beraber işveren, işçinin o anda ruhunu almış oluyor.

III - İŞGÜCÜNÜN SERBEST DOLAŞAMAMASI

Sermaye sahipleri, iyice zenginleşiyor.
Güç yoğunluğu oluşuyor.
Hükümetler, devletler ve her şey onlar için birer kuklaya dönüşüyor. 
Ürettiklerinden edindikleri kazanç, parayı çevirerek kazandıklarının yanında bir hiç kalıyor.

Bu sırada devlet zaten onların yanında yürüyor. Eğitim ve sağlık çok az iyi, fakat bu bile size fazla diye gösteriliyor.
Eğitim alan kişinin eğitimi genellikle yaratcılığı köreliyor, bilgiyi kullanmama yönünde evrimleştiriliyor.
Onlara bilgisizlik telkin ediliyor.
Pek azı bir kaçı sıyrılabiliyor. Gerçeği görüyor. Onlarıda zaten kendi yanlarına çekiyorlar.

Bu sayede gelişen nesiller ekonominin nasıl işlediğini anlayamadan, ses çıkaramadan gelip gidiyor...

Bazıları işlerini değiştirmek istiyor. Fakat onları iyice kapana kıstırmak adına çoğu zaman çalıştığı şirket diğer şirketin yetkililerini arayarak, işçinin transfer olmasının önünü tıkıyor.

Şirketin tüm parası tüm dünyayı dolaşırken, bir işçi şirket değiştiremiyor...

IV - HAKSIZLIĞA KARŞI SES ÇIKARIN

Ekonomi bilmiyor olabilirsiniz.
Bu sistemde yetişmiş olabilirsiniz.
Fakat bu sizi mutsuz etmeye hakları olduğu anlamına gelmez.
Yapmayın. Kendinizi geliştirmek için gerekirse evde oturup kitap okuyun.
İstediğiniz şeyi yapana kadar bekleyin.
Eğer çalışıyorsanız ve haksızlığa uğruyorsanız, ses çıkarın.

Boyun eğmeyin. Ses çıkarın!..

Beni dinleyin dostlarım. Ve okuyup anladığınızda, size iki seçenek sunacaklar.

Ya onlardan biri olacak, gücün peşine takılacaksınız.
Ya da ...





KAĞAN SERHAN EKİNCİ
31.03.2020

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Robo-Rat

EKONOMİ VE SİYASAL SİSTEM ÜZERİNE SIKICI BİR YAZI